22 Haziran 2010 Salı

Transfer Sezonu-İngiltere

Dünya kupasını bir kenara bırakırsak, yeni sezon için transferler de şekillenmekte yavaş yavaş. Tabii şu ana kadarki en acayip transfer, Villa'nın Valencia'dan Barça'ya geçişi oldu. Ancak siz de bilirsiniz ki, Premier League asla altta kalmaz...

MANCHESTER UNİTED



Genç Meksika'lı Javier Hernandez'i 10 milyon euro'ya kadrosuna katan ManU, Fulham'dan da genç savunmacı Chris Smalling'i kadrosuna kattı, 8 milyona. Bu da demektir ki, artık yeni bir Rio Ferdinand çıkarmaması için hiçbir sebep kalmadı Fergie'nin. Hem bu transferle birlikte O'Shea'e de muhtaç olmayacak...

ARSENAL



Diğer yandan, Londra'da ise Gunners William Gallas ile kontrat yenilemeyecek. Arsene Wenger'in Chelsea'de sorun yaratınca, "gel hayatım ben sana 10 numara da vereyim, kaptan da yapayım, koş" dediği Gallas sorun çıkarmaya devam edince Arsene Wenger'in de sabrı bir yere kadar tabii. İnter ile anlaşma aşamasındaymış William. İnter'in de defansa çok ihtiyacı var ya...

Ha bu arada, Monsieur Wenger 28 yaşındayken İspanya'nın en ücra köşesinden tutup, getirip adam ettiği Almunia'dan da vazgeçmiş. Eee, Arsenal'de on emrin ilki bu; "Yaşlanmayacaksın". Da işte kale Fabianski'ye kalır, beni o düşündürüyor.

Marouane Chamakh'a hiç girmek istemiyorum. Umarım Arsene Wenger'in Chamakh'ı obsesif şekilde transfer etme isteği acayip sonuçlar doğurmaz.

LİVERPOOL



Liverpool ise Jovanoviç sonrasında bir de genç yıldız kattı kadrosuna. Charlton'ın 18 yaşındaki genç oyuncusu Jonjo Shelvey, Martin Skrtel'in önünde oynayabilecek ve sırıtmayacak kadar yetenekli ve kel. İleride İngilizler ona muhtaç olabilir milli takımda.

CHELSEA



Chelsea'de ise bir devir kapandı desem iğrenç bir klişe yapmış olurum ama iyi de olur hani. Joe Cole, Chelsea denince akla gelen ilk adamlardanken, şu anda hoşafa dönmüş milli takımda "ya keşke Joe olsaydı be" dedirtirken Publarda, Chelsea onunla sözleşme yenilemedi. Yine Michael Ballack da sözleşmesi yenilenmeyenlerden. Hiç değilse Terry'nin yanından ayrılacaklar, sevgilisi bacısı var bu adamların da, onlar rahat eder, di mi Wayne?



Bu arada, diğer bir not Chelsea hakkında; Cech sonrası kale yine sağlama alındı. Matej Delac, ki kesinlikle geleceğin en önemli kalecilerinden, 3 milyon euro ile transfer edilerek ilk oyuncu oldu Chelsea'nin bu sezon kadrosuna kattığı.

FULHAM



Şimdi de Londra'nın köy evine konuk olalım. Uefa Avrupa Ligi finalisti Fulham, Craven Cottage'ın bakım çalışmaları için odun topluyor. Son olarak da Arsene Wenger'in bile yontamadığı Philippe Senderos ile anlaştılar. Fulham taraftarına sabır ihsan eyle yarabbi.

MANCHESTER CİTY



Galiba bu sezon "bas bas paraları" düşüncesiyle transfer yapmayacak "habibi". Hem bakın, forvet almayı da bıraktılar azalta azalta. Jerome Boateng bence yerinde bir transferdir, Mancini'nin mantıklı işler yaptığını göstermektedir.

DİĞER TRANSFERLER

West Ham United, geçen senenin acısı çıkarmaya uğraşacak gibi, Thomas Hitzlsperger'i transfer ettiler.

Birmingham hem en geriyi, hem en ileriyi aynı fiyatla güçlendirmiş. Ben Foster ve Nikola Zigic, 7 Milyon Euro'ya Birmingham'da.

Wolverhampton daha şimdiden 17 Milyon'u geçti. Stehpen Hunt, Steven Mouyokolo, Steven Fletcher ve Jelle Van Damme'ı kadrolarına kattılar.

Tuncay ile görüştüğü söylenen Sunderland ise Marcos Angeleri'yi, hemi de 2.5 milyon euroya kadrosuna katmış. Cidden iyi transfer.

Son olarak ise Harry Redknapp'in Tottenham'ına dönelim. Şampiyonlar Ligi için Sandro ile ortasahalarını güçlendirdiler. Eğer işler iyi giderse, bu senenin ilk 4 adaylarından yine Spurs.

ÇÖMEZLER

Herkese baktık, Premier League'in yeni takımlarına bakmadan bitirmeyelim öyle değil mi?

Newcastle United'ın çok acele etmediği kesin. Onlar eski şanlarına, şöhretlerine geri dönmek için kadro oluşturacaklar şüphesiz. Tek kayda değer kadro değişikliği, Nicky Butt'ın emekliliği şimdilik. Teşekkürler Nicky!

West Bromwich ise 3 transfer yaptı şimdiden; Steven Reid, Pablo İbanyez ve o da ne, Gabriel Tamas! Evet, Gabriel Tamas'a bir şans daha tanıdı Brom. Umarım bu kez de saç baş yoldurmaz.

Geçtiğimiz senenin Leeds ile birlikte en çok dikkat çeken takımı Blackpool ise henüz kimseyi kadrosuna katmadı. Sessiz ve derinden mi gidiyorlar, yoksa kimseyi bulamadılar mı, zaman gösterecek.

Premier League'de transfer sezonu heyecanı yeni başladı, Dünya Kupası gölgesinde uyukluyor şimdilik, daha da hareketlenecek, burada da güncellenecektir...

Portekiz "7" bitirdi


Maç o kadar netti ki, hani detaylı analiz, şeytanı ayrıntıda aramaya gerçekten gerek yok. O kadar ki, klişe başlık attım.

Kuzey Kore, Brezilya maçındaki oyunuyla bize umut verse de, o umudu yoketmeyi bildiler. Gerçi Portekiz'e şaka yapmak üzerelerdi, etkili pozisyonlara girdiler, ama konsantrasyonu 90 dakikaya yaymak gerek. 2. golden sonra dağıldılar. Kuzey Kore için sevinilecek tek mevzu, ilk kez bir maçı canlı izlemiş olmaları.

Portekiz, Kuzey Kore'nin defansını ara toplar ve ortalarla darma duman etti. Fildişi'ne karşı etkisiz kalan Portekiz , onbirinde oynamalar yaparak, Brezilya'ya zor anlar yaşatan K.Kore'yi resmen sahaya gömdü. Gerçi Kore ile denk sayılmazlar ama olsun.

Maç hakkında söylenecek çok şey yok, güçlü olan yendi, yoluna devam etti. Deco yerine Simao'nun oynamasının yarattığı farkı da konuşabiliriz, ama bence gerek yok. Maçın kendisinden ziyade etkilerini konuşmak istiyorum. Bu maç ile birlikte, Fildişi, matematiksel olarak şansı devam etse de, elendi. Fildişi'nin Kore'ye yedi gol atması ve Brezilya'nın Portekiz'i en az 2-0 yenmesi dahilinde Drogba ve arkadaşları bir üst tura çıksa da, pek te mümkün değil. Brezilya gününde olsa 4-0 da yener, o birşey değil de, Fildişi'nin o kadar gol atabileceğinden çok şüpheliyim. Ve şark kurnazlığı diye Kaka'yı oyundan attırıp, Portekiz maçında oynamamasını sağladılar. İyi iş, Portekiz bile daha fazlasını isteyemezdi.

Özet geç derseniz, Portekiz bir üst tura çıktı ve rakibini (Şili yada İspanya olacak) bekliyor. Fildişi Sahilleri'nin ise neden onca iyi oyuncuya rağmen bir halt yapamadıklarını sorgulaması gerekiyor. Kuzey Kore ise eve gidince yiyeceği şaplağı düşünsün.